Kendi özgürlüğümüzü genelin özgürlüğü için kimi zaman azıcık kıstığımız ve ancak bu şekilde hep birlikte özgür olabildiğimiz ideal toplumunu , birebir çocuklarla kurduğu eşit ,özgür ilişkide yaşarken ,parmak kaldırıp söz hakkı verilmeyen sınıflar ,teneffüste güldü diye müdürden tokat yemeler , cetvelin avuçtaki yakıcılığı ve bitmek bilmeyen tarih nutukları ...
Ne çok sustuk ne çok susturulduk çocukluğumuzdan beri .Ve sözcüklere ne kadar geç , ne kadar özel çabayla kavuştuk .Hâlâ nasılda hasretiz layıkıyla kendimizi ifade edebilmeye ve gönlümüzce susabilmeye...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder